6 Mart 2015 Cuma

Rüyalar ve Karabasanlar-Stephen King


Herkese merhaba. :) Normalde ben hikayelerden oluşan kitapları pek sevmem. Ancak King okuduktan sonra bu düşüncem değişti. Hikayeleri okumak ayrı bir zevkli oluyor. Bu kitapta 8 ayrı hikayeden oluşuyor.
1-Dolan'ın Cadillac Arabası
2-Küçük Çocuklara Katlanmak Güçtür
3-Gece Pilotu
4-Popsy
5-İthaf
6-Benim Sevgili Tayım
7-Maple Sokağı'ndaki Ev
8-Oynayan Parmak

Kitap zaten kısacık, 250 sayfa civarında. İçindede 8 ayrı hikaye var. Yani hikayelerde bir derinlik beklemedim. Bir tane hikaye 15 sayfa gibi bir şeydi galiba. O yüzden pek detaya girmeden anlatacağım bu kitabı.

Birinci hikaye çok iyiydi. Karısını öldürten bir adamdan intikam almak isteyen bir kişiyi anlatıyordu. Gayet akıcı bir hikayeydi. Adamın yaptığı planlarda çok iyiydi. En uzun hikayede buydu zaten. O yüzden daha rahat anlayabiliyorsunuz hikayeyi. Küçük Çocuklara Katlanmak Güçtür ise benim okurken tırstığım bir hikaye oldu. Ya şu pis pis sırıtan küçük çocuklardan nefret ediyorum. Birde bunların ''Are you my mummy?'' diyen versiyonları var onlar daha bir korkunç. Doktor Who izlediyseniz ne demek istediğimi  anlamışsınızdır. Popsy'de inanılmaz bir şekilde Skrillex kliplerine benzettim. 8 hikaye içinden en değişik olanı buydu bence. Gece Pilotu, Benim Sevgili Tayım ve Oynayan Parmak'ı da pek beğenmedim. Aslında güzeller ama diğerlerinin yanında sönük kaldılar bence. İthaf'ta biraz değişikti. Çocuğun teki annesine bir kutu yoluyor ve annesi aşırı heyecanlanıyor. Ben çok gizemli bir şey beklemiştim. Söylesem pek sorun olmaz ama söylemeyeceğim. Hemen açıklanıyor ancak sizde yaşayın aynı heyecanı. İşte bu gizemli şeyi arkadaşına gösteriyor ve onun neden o kadar önemli olduğuyla bilgi almak için geçmişe dönüyoruz. Size önerim bu hikayeyi okurken bir şey yemeyin. Ben büyük bir hevesle sütlacımı alıp hikayeye başladım ama midem çok bulandı. Bana göre en güzel hikaye ise Maple Sokağı'ndaki Ev. Yani öyle böyle değil çok güzel. 4 tane mini minnacık kardeş ve bir üvey baba var. Evde meydana gelen gizemli bir olay sonucu yaşananları anlatıyor. Hem bu çocuklar pis pis sırıtmıyorlar  da. Oldum olası bu tür hikayeleri sevmişimdir. Varsa şöyle küçük çocukların olduğu, üvey anne ya da babaya sahip bir kitap bana önerebilirsiniz. Kardeşler dayanışma içinde olsun, en küçük çocuk dudağını büksün bende burada onların derdine düşeyim istiyorum. Neyse yeter bu kadar yazdığım. Az önce kötü bir haber aldım ve moralim bozuldu. Bi tanıdığın çocuğuna öğretmeni Açlık Oyunları serisini okumasını söylemiş. Bunlarda kitapları bulamamış ve benden istediler. ''Ya internet diye bir şey var gidin alın'' diyemedim ona üzüldüm. Hem hangi öğretmen Açlık Oyunları'nı okunmasını ister ki? Neyse okuduğunuz için teşekkürler. İyi günler. :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder